Kolajen Tüketimi Neden Önemli?
Kolajen kas, eklem, kemik, doku, saç, tırnak ve cilt sağlığı için olmazsa olmazdır. Tip 1-3 saç, cilt ve tırnak için tercih ediliyor. Tip 2 ise eklem ve doku için tercih ediliyor. Son günlerde kolajen kullanımı ile ciddi araştırmalar mevcut. Kolajenin içinde bulunan amino asitler sağlık açısından da çok önemli. Vücudun temel yapı taşı olan amino asitler sayesinde gündelik yaşantımızı daha sağlıklı ve verimli geçirmemiz mümkün.
Peki Neden Kolajen? Kolajen Tüketimi Neden Önemli
Kollajen (supplument) takviyeleri, çeşitli vücut sistemlerini, yapılarını ve işlevlerini desteklemeye yardımcı olur. Kalp sağlığından kemik sağlığına, deniz kolajeni sağlıklı kasları, güçlü tendonları, genç cildi, sağlıklı bağırsak astarını ve gelişmiş eklem ağrılarını destekler. (Tip 2)
Kollajenin birçok sağlık yararı, vücutta en bol bulunan protein olmasına bağlanır. Tendonlar da, bağlarda, kemiklerde, organlarda, kan damarlarında, kaslarda, deride ve bağırsaklarda bulunan kollajen, insan vücudunun birçok yönünde çok önemli bir rol oynar. Kollajen, sudan sonra vücutta en çok bulunan ikinci maddedir.
Vücudumuzun 20’li yaşların ortalarından itibaren daha az kolajen üretmeye başladığını düşünürsek, kolajen alımımızı artırmak, yaşlandıkça azalan kolajen üretimiyle ilişkili bazı yaygın sağlık sorunlarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Bu yüzden vücudumuzun elastikiyetini sağlamakta önemli.
Kolajen Tüketimi Neden Önemli? Cilt Sağlığı İçin Kolajenin Önemi Nedir?
Cilt hidrasyonu, bütünlüğü ve elastikiyeti, sağlıklı kollajen seviyelerinden etkilenir. Yaşlandıkça kolajen üretiminin azalması ince çizgilere, kırışıklıklara ve kuru cilde yol açar.
Çalışmalar, kollajen takviyeleri alan kadınların, kollajen almayanlara göre cilt elastikiyetini artırdığını ve cilt kuruluğunu azalttığını göstermektedir. Diğer araştırmalar, kolajen takviyesi alan kadınların, kolajen almayanlara göre kırışıklıklarda önemli bir azalma gördüklerini buldu.
Kolajenin Cilde Sağladığı Faydalar Neler?
Kollajenin cilde sağladığı faydalar, fibroblast büyümesini uyarma ve böylece vücudun kollajen üretimini artırma kabiliyetinden kaynaklanmaktadır. Kollajen ayrıca ciltte bulunan diğer önemli proteinler olan elastin ve fibrilinin büyümesini de uyarabilir.
Kolajen ve Bağırsak Sağlığı İlişkisi
Kolajen bağırsak astarını, saçı ve tırnakları güçlendirirken aynı zamanda kemik ve kas kütlesini korumaya yardımcı olur. Bu konuda deniz kolajeni, geniş kapsamlı sağlık yararlarına sahiptir. Damarların genç görünümünü korumak için yapısını ve cildini korumasına yardımcı olabilir. Özellikle içinde bulunduğu amino asitler sayesinde bağırsak sağlığını korumaya yardımcı olur.
Bağlar ve tendonlar, özellikle yaralandığında kollajenden yararlanır. Yaşla birlikte osteoartrit riski arttığından, kollajen üretimi azalır ve bu, bu ağrılı durumdan muzdarip olanlar için deniz kollajen takviyesini ideal hale getirir. Özellikle balıklardan elde edilen kolajenler de alerjik nedenler oluşabilir. (Deniz ürünlerine alerjisi olanlar) dikkatli olmalı.
Kolajen İçeren Besinler Neler?
Hep derler ya hani kemik suyu, kelle paça, ve limon… Gerçekten de öyle limondaki en önemli detay kolajenin emilimi c vitamini ile sağlamasından ötürü. Balık ürünleri (Somon) da kolajen kaynağı içerisinde yer alır. Tabi buradaki en önemli detay emilime hazır olması ve hidrolize olması. Tavuk eti, Hindi eti, ilikli kemik suyu da en önemli kolajen kaynakları arasında yer alır.
Neden Kolajeni Bu Kadar Önemsemeliyiz? Kolajen Tüketimi Neden Önemli?
Kolajen sindirim sistemimizin sağlıklı çalışması için gerekli amino asitler barındırır. Aşağıda detaylı ve anlaşılabilir olarak açıklayalım:
Kollajen, vücudumuzda doğal olarak bulunan ve cildin yapısını koruyan, suyu tutan ve pürüzsüz, elastik, dolgun cildi destekleyen bir proteindir. Aslında, vücutta en bol bulunan proteindir. Cildimize canlı bir görünüm vermek için destekleyici bir taban görevi gördüğü için tramboline benzetilir. Düşünün: Bebeklerin önlerine çıkan bir toptan sekebilen yanakları vardır.
Burada kolajen takviyesinin faydaları hakkında bilgi verdik. (Kaç çeşit, hangi grup, amino asitler vb faydaları hakkında)
Yukarıda da belirtmiş olduğumuz gibi 20 yaşına geldiğimizde kolajen üretimimiz azalır. Nasıl yani? Şöyle; Dermis tabakamız 20 yaşından sonra her yıl %1 daha az kolajen üretir. Bu nedenle artık eskiden sahip olduğumuz süper elastik ‘bebek yanaklarına sahip değiliz. Kollajen ve elastin liflerimiz yeterince güçlü olmadığı için cilt sarkmalarına ve kırışıklıklara neden olur. Bunların hepsi yaşlanmanın doğal aşamalarının bir parçasıdır. Bunun dışında kirlilik, güneş hasarı, kötü beslenme alışkanlıkları, sigara kullanımı, uyku düzeni ve çevresel gibi diğer faktörlerin tümü kolajen kaybına katkıda bulunabilir. Supplument seçimlerinde hidrolize kolajen tercihi elzemdir.
Daha fazla bilgi ve içerik için forum sayfamızı ziyaret etmeyi unutmayın…
Doktor reçeteniz var ise bu ürünleri yurtdışından (iherb üzerinden) getirmeniz mümkündür.